Prof. Dr. Halil Özgüç: “Obezite, ciddi bir halk sağlığı sorunu haline gelmiştir”

Özel Medicabil Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Halil Özgüç, obezitenin ülkemiz için ciddi bir halk sağlığı sorunu haline geldiğini ve kadınlarda yüzde 15, erkeklerde de yüzde 10 sıklıkla görüldüğünü söyledi.

DİĞER 20.05.2021, 14:40
Prof. Dr. Halil Özgüç: “Obezite, ciddi bir halk sağlığı sorunu haline gelmiştir”

Çocukluk çağı obezite oranının da giderek arttığını ifade eden Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Halil Özgüç, “Obezite yaşam süresini kısaltır, şeker hastalığı, kalp hastalığı, yüksek tansiyon, uyku apnesi, ciddi eklem rahatsızlıkları ve psikolojik sorunlara neden olabilir. Ayrıca obez kişilerde meme, kalın bağırsak ve rahim kanseri sıklığı daha fazladır” dedi.

OBEZİTE DERECESİ NASIL HESAPLANIR?

Açıklamasında, obezite tanımlamasında en yaygın kullanılan yöntemin vücut kitle indeksinin (VKİ) hesaplanması olduğunu sözlerine ekleyen Özel Medicabil Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Halil Özgüç, “VKİ, kg cinsinden ağırlık / boy(m) x boy(m) şeklinde hesaplanır. VKİ 19-25 arası normal, 26-30 arası fazla kilolu ve 30’un üzerindeyse kişi obez olarak tanımlanır. Kırk ve üzerindeyse kişi morbid obez (ölümcül şişmanlık) grubuna girer” şeklinde konuştu.

KİME HANGİ TEDAVİ?

Yaşam tarzı değişikliği, aktif yaşam ve doğru beslenmenin obezite ile mücadelede en temel yöntemler olduğunu belirten Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Halil Özgüç sözlerini şöyle sürdürdü:

“Her hastada bu yöntemlerle başarılı olunamamakta ve farklı tedavi yaklaşımları gündeme gelmektedir. Endoskopik yöntemler ve cerrahi girişimler doğru seçilmiş hastalarda, deneyimli eller ile merkezlerde son derece başarılıdır. Endoskopik yöntemler (botox-balon), VKİ’i 35 altında ve tansiyon, diyabet gibi yandaş sorunları olmayan hastalara tavsiye edilir. En önemli avantajları yara vs. olmadan ağrısız uygulanmaları ve aynı gün taburculuktur. Bu yöntemler kişinin 15-20 kilo vermesini sağlayabilir.

Obezite cerrahisi; VKİ 40’ın üzerinde veya 35’in üzerinde olup da şeker hastalığı, hipertansiyon, uyku apnesi, eklem sorunları gibi yandaş sorunları olan hastalara, VKİ 30-35 arası olan Tip 2 diyabetli hastalara, eğer insülin tedavisiyle ve ilaçla kan şeker düzeyleri kontrol edilemiyorsa obezite cerrahisi bir seçenek olarak sunulur. Bu ameliyatlar kalıcı kilo vermenin en başarılı yoludur. Yandaş hastalıklar (şeker-tansiyon-uyku apnesi gibi) %90’a varan oranlarda düzelmektedir. Aynı zamanda yaşam kalitesinde de belirgin artış olmaktadır.”

BU AMELİYATLAR RİSKLİ MİDİR?

Özel Medicabil Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Halil Özgüç, obezite cerrahisinin tecrübeli eller tarafından ve olanakları yeterli merkezlerde yapıldığında risk oranlarının % 0.1-0.2 civarına kadar azaldığını belirtirken de, “Bu oran kapalı safra kesesi ameliyatları ile aynıdır. Hangi tedavi yönteminin daha doğru olduğu hastanın alışkanlıkları, kilo derecesi, beklentileri, yandaş sorunları gibi faktörlere bağlıdır. Başarı ve minimum risk için en önemli nokta, bu yöntemler konusunda deneyimli ekip ve merkezdir” dedi.

Yorumlar (0)
23°
açık